Bir eli bacaklarının arasına sıkışmış, açıkça bacaklarını oynatıyordu. Cesaretimi toplayarak, “İzlediğimiz film Softcore, ama bunun Hardcore versiyonları da var!” dedim. Serpil, “Hardcore ne demek?” diye sordu. Ben de “Söyleyeceğim ama sen biliyor musun?” diye cevapladım.
Serpil ısrar etti, “Söyle hadi, oyun bozanlık yapma!”
Sonunda açıkladım ama sanıyorum pek yardımcı olamadım. Fakat Burak, konudan hiç oralı olmadığını söyledi. Ardından çekyatın üzerinde oturan gençlerden biri pantolonunu çıkardı ve hayat arkadaşımın baş ucuna geçti. Eşim kısık sesle inleyerek gözyaşları döküyordu. Galiba olan biteni henüz tam olarak anlamaya başlamıştı. Genç adam penisi ağzına doğru uzattı ancak eşimden bir tepki gelmedi. Gözleri beni arayarak başını iki yana salladı ve acıyan bir ifadeyle bakmaya devam etti.
O sırada köşede duran bilgisayar dikkatimi çekti ve tehlikeli sulardan uzaklaşmak için bahane olarak bilgisayarı kullanmaya karar verdim.